İstanbul Büyükçekmece İlçesi Alkent 2000 Mahallesi’nde, kendine çamlıca sitesi diyen 9-10 kişilik yönetim hakkında, Dilfeza Sokak da evi 2014 yılı içinde 3 defa soyulan derici işadamı Kadir Uludüz. Bakırköy 1.Tüketici Mahkemesinde 2014/ 1314 E. 9 bin maddi, 100 bin TL manevi toplam 109 bin TL tazminat davası açtı.
Av. Yusuf Murat Söylemez’in dava dilekçesine cevap yazan, sözde çamlıca sitesi avukatı, Poyraz Yağan 7 sayfalık skandala neden olan, dilekçenin 5. Sayfasında şöyle yazdı:
Alkent 2000 sitesi ALARKO HOLDİNG tarafından yapıldı. 1999 da maliklere devredildi. Ana yolun tamamı, adalar arasında bağlantı sağlayan ana arter yollar Belediye'ye terk edildi. Buna rağmen ALARKO. Alkent 2000 in etrafını duvarlarla örülü, giriş, çıkışlarında bariyer, özel güvenlik olan girişleri kontrollü. BİR SİTEYMİŞ GİBİ SATTI. Bugün yaşanan hadiselerde HİLELİ DAVRANIŞLARI SEBEBİYLE AĞIR KUSURLUDUR.
“Kişilerin özgürce girip çıktıkları büyük bir alanın ve kişilerin saklanabileceği ormanın olduğu, bir sitenin güvenliğinden bütün hırsızlık olaylarını engellemesini beklemek hakkaniyete aykırı.
Bu kadar büyük bir alanın girişleri hukuken kontrol altına alınamazken, sitede yaşanan tüm hırsızlıkların istisnasız engellenmesini beklemek , müvekil siteden imkansızı beklemek demektir”NEDEN SENEDE 2 MİLYON TL ÇETİN GÜVENLİĞE PARA ÖDÜYORSUNUZ?Bu cevapla, sözde site ev başı ayda 2 bin TL ( bin dolar civarı) senede 24 bin TL 11 bin $ toplamda 295 kişiden 6 milyon TL aidatı neden topluyor? Ben hırsızlıkları önleyemem diyen bir sözde oluşum. Neden insanları güvenlikli yerde oturuyorlarmış gibi gösteriyor?
Madem hırsızlıkları önlemeyi beklemek siteden imkansızı istemek ! Derhal yönetim kendini fes etsin. İnsanlarda artık soygun gibi, asgari ücretin 2 katı aidat ödemesinler. İnsanlara aidat makbuzu göndermeyin. Ödemeyenleri icra takipleri ve alacak davaları ile TEHDİT ETMEYİN..
Av. Yağan, dilekçenin 6. Sayfası 7. Satırında ise “ site güvenliğinin, siteye her gireni takip etmesinin mümkün değil “ Davacı Kadir Uludüz’ün. Çalınan tabancası kolay bir eşya. Güvenliğin dikkatini çekmesi mümkün değil. Böyle bir tabancası olduğuna dair belgede dosyaya sunulmamış. Hırsızlıkların önüne geçilmesi imkansızdır. Davacının talepleri haksızdır !DURSUN BORAN KAMUYA TERK YOLLARIN GİRİŞİNDE BARİYERLERİ KALDIRDI.Av. Yağan, dilekçenin 5. Sayfasında mahalle sakini Gazeteci Dursun Boran’ı suçlarken. Boran’ın kanunsuzlukla mücadele ettiğini itiraf etti.
“Dursun Boran kat maliki, kötü niyetli ihbarlarıyla KAMUYA TERK EDİLMİŞ yollarda güvenlik bariyerlerini kaldırtarak. Güvenlik zafiyeti yaratarak ve diğer kişilere zarar vermiştir"
Bu suçlamaya cevap veren Boran şöyle dedi :
“ Bir kişi nasıl ki hem avukat, hem hakim olamaz. Bir yerde hem site hem mahalle olmaz. Avukat hakkında çok sayıda suç duyurusu yapıp, tazminat davaları açtığım biri. Bana karşı husumet içinde. Aklı sıra beni, mahallede güvenlik zafiyetinin sorumlusu gibi göstermiş. Bunun dava ile ne ilgisi var?
Ne diyor “KAMUYA TERK EDİLMİŞ yollarda güvenlik bariyerlerini kaldırttı. “ Demek ben kanunsuzluğu, suçu ihbar etmişim. Kamu düzenini sağlamışım. O avukat dahi ben, mahalle giriş çıkışlarında devlet yolundaki bariyerleri kaldırmasaydım. O mahalleye giremezdi. Kamu yolunu kullanamazdı. Şimdi ayda 7-8 bin TL maaş ( vekalet ücreti ) aldığı sözde siteye avukatlık yaptığı için, o yollardan elini kolunu sallayarak girip çıkıyor.
Resim'de, Av. P.U nun Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesine verdiği dilekçenin 5. sayfası görülüyor.
Av. Yusuf Murat Söylemez’in dava dilekçesine cevap yazan, sözde çamlıca sitesi avukatı, Poyraz Yağan 7 sayfalık skandala neden olan, dilekçenin 5. Sayfasında şöyle yazdı:
Alkent 2000 sitesi ALARKO HOLDİNG tarafından yapıldı. 1999 da maliklere devredildi. Ana yolun tamamı, adalar arasında bağlantı sağlayan ana arter yollar Belediye'ye terk edildi. Buna rağmen ALARKO. Alkent 2000 in etrafını duvarlarla örülü, giriş, çıkışlarında bariyer, özel güvenlik olan girişleri kontrollü. BİR SİTEYMİŞ GİBİ SATTI. Bugün yaşanan hadiselerde HİLELİ DAVRANIŞLARI SEBEBİYLE AĞIR KUSURLUDUR.
“Kişilerin özgürce girip çıktıkları büyük bir alanın ve kişilerin saklanabileceği ormanın olduğu, bir sitenin güvenliğinden bütün hırsızlık olaylarını engellemesini beklemek hakkaniyete aykırı.
Bu kadar büyük bir alanın girişleri hukuken kontrol altına alınamazken, sitede yaşanan tüm hırsızlıkların istisnasız engellenmesini beklemek , müvekil siteden imkansızı beklemek demektir”NEDEN SENEDE 2 MİLYON TL ÇETİN GÜVENLİĞE PARA ÖDÜYORSUNUZ?Bu cevapla, sözde site ev başı ayda 2 bin TL ( bin dolar civarı) senede 24 bin TL 11 bin $ toplamda 295 kişiden 6 milyon TL aidatı neden topluyor? Ben hırsızlıkları önleyemem diyen bir sözde oluşum. Neden insanları güvenlikli yerde oturuyorlarmış gibi gösteriyor?
Madem hırsızlıkları önlemeyi beklemek siteden imkansızı istemek ! Derhal yönetim kendini fes etsin. İnsanlarda artık soygun gibi, asgari ücretin 2 katı aidat ödemesinler. İnsanlara aidat makbuzu göndermeyin. Ödemeyenleri icra takipleri ve alacak davaları ile TEHDİT ETMEYİN..
Av. Yağan, dilekçenin 6. Sayfası 7. Satırında ise “ site güvenliğinin, siteye her gireni takip etmesinin mümkün değil “ Davacı Kadir Uludüz’ün. Çalınan tabancası kolay bir eşya. Güvenliğin dikkatini çekmesi mümkün değil. Böyle bir tabancası olduğuna dair belgede dosyaya sunulmamış. Hırsızlıkların önüne geçilmesi imkansızdır. Davacının talepleri haksızdır !DURSUN BORAN KAMUYA TERK YOLLARIN GİRİŞİNDE BARİYERLERİ KALDIRDI.Av. Yağan, dilekçenin 5. Sayfasında mahalle sakini Gazeteci Dursun Boran’ı suçlarken. Boran’ın kanunsuzlukla mücadele ettiğini itiraf etti.
“Dursun Boran kat maliki, kötü niyetli ihbarlarıyla KAMUYA TERK EDİLMİŞ yollarda güvenlik bariyerlerini kaldırtarak. Güvenlik zafiyeti yaratarak ve diğer kişilere zarar vermiştir"
Bu suçlamaya cevap veren Boran şöyle dedi :
“ Bir kişi nasıl ki hem avukat, hem hakim olamaz. Bir yerde hem site hem mahalle olmaz. Avukat hakkında çok sayıda suç duyurusu yapıp, tazminat davaları açtığım biri. Bana karşı husumet içinde. Aklı sıra beni, mahallede güvenlik zafiyetinin sorumlusu gibi göstermiş. Bunun dava ile ne ilgisi var?
Ne diyor “KAMUYA TERK EDİLMİŞ yollarda güvenlik bariyerlerini kaldırttı. “ Demek ben kanunsuzluğu, suçu ihbar etmişim. Kamu düzenini sağlamışım. O avukat dahi ben, mahalle giriş çıkışlarında devlet yolundaki bariyerleri kaldırmasaydım. O mahalleye giremezdi. Kamu yolunu kullanamazdı. Şimdi ayda 7-8 bin TL maaş ( vekalet ücreti ) aldığı sözde siteye avukatlık yaptığı için, o yollardan elini kolunu sallayarak girip çıkıyor.
Resim'de, Av. P.U nun Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesine verdiği dilekçenin 5. sayfası görülüyor.