29 Ekim kutlamaları Silivri’de 100. yıla yakışır bir şekilde yapıldı.
Birçok etkinlik vardı. Spor vardı, sanat vardı, kültür vardı, eğlence vardı.
Buna kimse boşuna itiraz etmesin. Gözlerimle gördüm, insanlardaki coşkuyu ve sevinci. Kortej de alabildiğince büyüktü. Silivri halkı, “söz konusu Cumhuriyet ve Atatürk ise biz yollara akarız” dedi adeta.
Ben gururlandım.
Böyle güzel bir ortamı sanatçılar üzerinden germeye ya da gölgelemeye çalışanlar oluyor. Çok saçma geliyor bana. Bir sanatçının eşofmanla konser vermesi yanlış fakat her şey şarkıcının yaptığı saygısızlıkla mı değerlendirilecek?
Eğer değerlendirilecekse İBB’nin getirdiği Melek Mosso’ya ne demeli şimdi?
Silivri Belediyesi’nin organize ettiği konserde “Alişan eşofmanla çıktı, Cumhuriyet gününe hakaret” diyenler, Mosso’nun AK Parti seçmenine yaptığı hakaretlere ne dedi?
Kocaman bir hiç! Sabahtan akşama kadar ‘aman ne siyasi söylem bulabilirim ne kapabilirim’ diye dolaşmanın bir alemi yok ki.
Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ı bu şekilde eleştirmeler işe yaramıyor. Defalarca dile getirdim. Yılmaz, sabah akşam sokaklarda geziyor. Volkan Yılmaz’a “makamında ulaşamıyorum” diyenlere hak veririm (Oturmuyor) ancak Yılmaz’ı “hiç görmüyorum” diyene hak vermemi beklemeyin.
Cumhuriyet ve Atatürk gibi değerlerden yola çıkarak bu değerlere bağlı olanların bir kararı varsa bunu engelleyemezsiniz. Ta ki kendisi bir hata yapmadıkça.
Silivri, Atatürk anıtına çelenk sunduktan sonra geri geri merdivenden inen bir belediye başkanı gördü. Kimse yemez başkalarının “yok Atatürk’ü unuttu, Cumhuriyet’e saygısızlık yaptılar” gibi söylemlerini.
Sanatçılar üzerinden saçma saçma yorumlarla suni gündem oluşturmayı bırakın.
İnsanların gerçek problemlerine dönün. Enflasyona bakın, simit kaç para olmuş, su kaç para. İşçisinden memuruna, öğretmeninden doktoruna herkes geçim derdinde. Silivri’de binlerce insanın aklında tek bir şey var, ay sonunu nasıl getireceğim?
Gerisi tamamen boş konular maalesef…