İETT Genel Müdürü İrfan Demet ve yöneticileri dün Silivri’ye gelerek, yaşanan sıkıntıları ve çözüm önerilerini görüştü. Toplantıya Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu, meclis üyeleri, basın mensupları ve az sayıda da vatandaş katıldı.
Ulaşım probleminin yüksek olduğu ilçemizde toplantıya katılımın az olması beni şaşırttı açıkçası. Özel Halk Otobüslerinden bir kişi bile yoktu. Ağırlıklı gazeteciler soru ve önerilerini paylaştı.
Bir süre sonra Başkan Balcıoğlu, başka bir programının olması sebebiyle salondan ayrıldı, onunla birlikte çoğu kişi de kalktı.
Toplantıda İstanbul genelinde İETT’nin performansını anlatan yöneticiler, Silivri’de yaşadıkları yol bozukluğu ve trafik sıkışıklığı problemlerinden bahsetti. Bir yönetici, Silivri otogarını aktarma merkezi yapmayı planladıklarını, ilçedeki tüm hatları burada toplamak istediklerini söyledi.
Sunumların ardından soru-cevap kısmına geçildi. Söz alarak, Silivri’den Çatalca’ya neden bir direk ulaşımın olmadığını ve otogarın artık kullanılamaz halde olduğunu, bölgede trafik sıkışıklığı yarattığını bir de aktarma merkezi olursa trafiği olumsuz etkileyeceğini ifade ettim.
Tabi Silivri-Çatalca ulaşımı konusunda net bir cevap alamadım. İETT’nin kar amacı gütmediğini, zarar ettiğini ifade eden yöneticiler, Çatalca hattına fazla yolcu çıkmayacağını dolaylı yoldan söylediler. Demek ki o hat uzun bir süre daha konmayacak.
Otogar konusuna gelince, kendilerinin otogarı görmediklerini sanıyorum. O yüzden onunla ilgili de net bir şey oradan çıkmadı tabi.
Başkan Balcıoğlu, otogar ile ilgili söz alarak, otogarın kendisinin çocukluğundan beri aynı şekilde olduğunu, artık kullanılamaz halde olduğunu belirtti. Balcıoğlu, otogarı yenilemek için görüşmeler yaptığını, aynı yerde yeni bir otogar yapılacağını söyledi.
Program dışında kendisine otogarın taşınmasının bölge açısından daha rahatlatıcı olacağını ifade ettim ama taşınacağını hiç sanmıyorum, yenisinin yapılması da ne zaman olur bilinmez…
***
“Birlikte yöneteceğiz, birlikte karar alacağız” söylemleri boş olmamalı. Silivri otogarı ilçede her bir kişinin kullanacağı önemli bir yer. O sebeple otogarın taşınması ya da taşınmamasına vatandaşlarla, minibüsçülerle, taksicilerle istişare sonrası karar verilmeli. “Ben yaptım oldu anlayışından uzak olacağız” diyen Balcıoğlu’nun kurum ve kuruluşlarla bu konuyu basının ve vatandaşın önünde tartışacağını umuyorum.
***
Son olarak, Silivri’de günde 30 ile 35 bin arasında insan yolculuk yapıyormuş. Normal şartlarda sefer sayılarının 5 dakikadan aşağıya olduğu yerlere raylı sistem getiriliyormuş. Silivri’de 3 dakikaymış. Bunları kim söylüyor? İETT yetkilileri.
O zaman ben de sorarım, deniz ulaşımı gibi fantastik bir hayale kapılacağımıza, raylı sistem için uğraşsak? Deniz ulaşımı için yol güzergahlarının, araç ve yaya trafiği imkanlarının da yeterli olması gerekir. Silivri’nin liman diye bilinen bölgesinde böyle bir imkan yok. Selimpaşa’da da yok.
5 yılda bilmem ne kadar metro hattı açtığını söyleyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kar hesabını kenara bırakır mı? İstanbulluların parasıyla Büyükçekmece’de, Çatalca’da festivaller, konserler düzenleniyorsa, İstanbulluların parasıyla Silivri’ye de metro gelebilir değil mi?