Pazartesi günü gerçekleşen Silivri Belediye Meclisi Ekim Ayı 1. oturumu, yine gergin yüzünü gösterdi. Gerginlikten kastım öyle kavga gürültü falan değil ama zannediyorum bazılarında “mide rahatsızlığı” gibi bir hali önümüze serdi. Bağımsız Meclis Üyesi Yılmaz Kandemir’in soru önergeleri ile başlayan sıcaklık, CHP’li Meclis Üyesi Cengiz Aksu’nun ateşi ile iyice kızgınlık verdi. AK Partili Meclis Üyesi Yalçın Yönet’in son vuruşu ise ortamı allak bullak etmeye yetti.
***
Kandemir’in soru önergeleri içerisinde dikkat çeken konuların başında bence en önemli olanı Belediye Başkanı Özcan Işıklar’da aralarında bulunduğu ortamda gerçekleşen yumruklu kavga…
Geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen ve Ömer Sebahattin Çetin ile Cengiz Aksu’nun kurban satış yerleri ile alakalı fikir ayrılığı yaşaması, ardından “pata küte” yumruklaşmaları kabul edilemez bir durumdur. Sebep ne peki? “ben ne dersem o” olur dayatması... Zaten herkesin merak ettiği de belediyede maaşlı olarak çalışan bir birim müdürünün, yetkisinin dışında kullandığı iradeye nedense Özcan Işıklar’ın gıkını dahi çıkartmıyor yada çıkartamıyor olması. Çünkü bu bir değil, iki değil, 3-4-5 derken dosya kabarmış gitmiş, sevgili başkan halen daha: “bir başarı varsa ekibimin, başarısızlık varsa benim” diyor. Sayın Başkan’ın ekibine bu denli sahip çıkmasını taktir etmemek nankörlük olur, ama burada sorunun sahip çıkma durumunun ötesinde gerçekleşen, üç yanlışın bir doğrudan fazlasını götürdüğünüdür. Hadi Özcan Işıklar yol arkadaşı Ömer Çetin’e git diyemiyor, peki Ömer bey Işıklar’a nasıl zarar verdiğini görmüyor mu? Artık aykırı bir vaziyet ortadadır. %46 ile seçim kazanmış bir belediye başkanı emrindeki personele söz dinletemiyorsa eyvahlar olsun. Hattaki eyvah eyvahlar olsun… İşin kötü tarafı şöyle dedikodularda dönüyor: “kıyakla gelen dayakla gider” diye…
***
Gelelim Cengiz Aksu’ya…
CHP’nin içerisinde en sessiz sakin meclis üyesi Cengiz Ağabeydir. Geçende yazmıştım varlığı ile yokluğu birdir. Bugüne kadar ne bir önerge okumuştur, nede siyasi bir çekişme içerisinde kendini gösterme gayretine girmiştir. Malum olaydan ötürü yaptığının "doğru" olmadığını daha önceki sohbetlerimizde bana da söyledi. Pişman olduğunu da özellikle vurguladı. "Bir anlık öfkeme yenik düştüm" diyerek:"yapmamam gereken bir hatayı yaptım" dedi. Amaaaaa….
Kimse de beni "uysal koyunda sanmasın" diyerek mesafeyi koymayı da ihmal etmedi. Bana kalırsa Özcan Işıklar’ın yapması gereken dik duruşu Cengiz Aksu pazartesi günü meclis salonunda yapmıştır. “Ben halktan gelen talebi başkanımla paylaşmak istedim. Memur olarak bu göreve gelmedim. Seçimle görev başına gelen bir belediye meclis üyesiyim” dedi. Son darbeyi de Ömer Çetin’in kendine çeki düzen vermesi gerektiğini söyleyerek aba altından sopasını da gösterdi.
****
AK Parti gurubu adına söz alan Yalçın Yönet ise CHP’li meclis üyelerinin de desteğini isteyerek Çetin’in bir an evvel istifa etmesi hususunda sözlü bir öneri sundu. Zaten bu öneriye kimsede itiraz etmedi. Bakalım son söz Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın olacak. Hele bir gittiği yerden dönsün de bakalım ne olacak…