Ben bugün de köşemi esnaf odasına ayırıyorum. Hem biraz siyasi gelişmelerin dışında duralım hem de kimsenin görmediği esnaf odası seçimlerini ele alalım.
Gerçi bu konu için ne kadar “siyaset dışındayım” diye düşünsem de, siyasetle iç içeyiz.
2 Mart 2014 tarihinde yapılması beklenen Silivri Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanlığı seçimleri için 4 isim aday: Ali Tabakoğlu, Selahattin Öpçin, Nuray Koçer ve Neşe Bayraktar.
Dün ne demiştik? Bu 4 isim, şuanda mevcut kadroda yer alan kişiler. Aynı yönetimin aynı çatlağı olduğunu bir kez daha hatırlatmakta fayda var.
Bugüne kadar başka isim resmi bir açıklama yapmadı. Ne zaman esnaf odası için seçim konuşulsa, hemen akla eski başkan Necati Özkök geliyor.
Özkök şimdi de konuşuluyor ama ortalıklarda ölü bilgi dolaşıyor. “Aday olacak” diyen de var “olmayacak” diyen de. Kendisi bir açıklama yapmıyor, belki de yoruldu, kenara çekildi.
Yoksa şimdiye kadar çıkıp “Önce bir durun arkadaşlar, daha ölmedik” der diye bekliyordum ama yapmadı bu zamana kadar.
***
4 aday harıl harıl çalışıyor. Ekipler oluşturulmuş, esnaf ziyaretlerine başlanmış, vaatler anlatılıyor. Dediğim gibi, Tabakoğlu’nun dışında 3 adayın olması, O’na “artık bırak” mesajı. Bu nedenle Tabakoğlu’nun kazanmak gibi bir iddiası yok fakat yine de oy alır. Alsa alsa onu da ancak CHP desteğiyle alır. Diğer adaylardan Nuray Koçer’in de şansı Tabakoğlu kadar. Neşe Bayraktar da oldukça iddialı girdi sürece. Bayan olması nedeniyle şansı var gibi. Diğer adayların arasından sıyrılıp çıkabilir.
Ama şuanda mevcut tabloya baktığımız zaman, yönetimin neredeyse tamamı Selahattin Öpçin’in arkasında. Selahattin Öpçin’in diğer adaylar açısından şansı daha yüksek. Belki fark atamayacak ama oylar çepeçevre saçıldığı için birkaç puanla seçimi kazanabilir.
Öpçin’in en büyük şansı yönetimi yanına alması. Eğer yönetimde çatlak olursa işi zora girebilir. Ya da yine yönetim içinden bir kişinin daha “ben de adayım” demesi tüm planları alt üst eder.
Benim anlamadığım bir nokta daha var. Odaya kayıtlı o kadar esnaf varken, kendine güvenip neden kimse çıkıp aday olmuyor? Sonuçta esnafsan ve odaya kayıtlıysan, böyle bir hakkın var. Tabi mevzuatta bunun en az 2 yıllık esnaf olma şartı falan var ama koca Silivri’de bu cesareti gösterecek kimse kalmadı mı?
“TAM DA ÖZKÖK’LÜK ORTAM”
Dün manşetten yayımladığımız “Aynı yönetim 4 aday” başlıklı yazımızı okuyan bazı okurlarımız arayıp sitem ettiler. Ben bir plan olduğunu ve Selahattin Öpçin’in önünün kesilmek istendiğini savunmuştum. Hala onu savunuyorum. Tüm yönetim Öpçin’in arkasındayken, ne oldu da 3 aday daha türedi? 2010 yılındaki o kadro arasında nasıl bir anlaşmazlık yaşandı da bugün herkes “demokrasi”den söz etmeye başlayıp, “şansımı denemek istiyorum” diyor!?
Herkes Öpçin’in yanında mutabık kalırken, Ali Tabakoğlu başta olmak üzere U dönüşlerinin yapılması, Selahattin Bey’in engellenmeye çalışıldığının işareti değil de ya ne?
İçten içe fokurdayan kazanı kimse görmüyor. Bir esnaf ağabeyim, “Asıl tam da Necati Özkök’lük ortam” dedi dün.
Yine bir varsayım da bulunursak, Selahattin Öpçin ile Necati Özkök’ün arası nasıl bilmiyorum. Ama bu ikili güç birliği yaparsa silme götürür. Selahattin Öpçin, Tabakoğlu’na hırslı olan Özkök’le el sıkışırsa önünde kimse duramaz, seçimi garantiler.
Ama olur da Necati Özkök çıkıp ortaya; “Hayırdır beyler, bensiz seçim mi olur” derse sakat.
Oy kapmacası içinde olan bir mevcut oda yönetimi varken, kimsenin güdümünde olmayan başlı başına bir isim Necati Özkök aradan sıyrılır gider. 2010’da çok yaklaşmıştı, hatırlayın…