Uzun zaman oldu yazı yazamadım çünkü ciddi bir hastalıkla mücadele ediyorum.
İçinde bulunduğum durumdan da esinlenip, Özel Anadolu Hastanesi sahipleri Arkaz’lara bir ‘Geçmiş olsun’ demek lazım diye düşündüm. (Ne de olsa dert çeken dertlinin halinden anlar ve bende anlıyorum.)
Lazım çünkü üç kardeşin üçü de öncelikle vatana, bayrağa, millete, devlete bağlılıkları ile bilinirler işte bu vatan millet aşkından olsa gerek, hastaneler zinciri ile millete hizmet etmekte adeta birbirleri ile yarışırlar.
Arkaz’lara ait, Özel Anadolu Hastaneleri ile önce Avcılar, sonra Silivri, Çanakkale ve Karadeniz Ereğlisi derken bu zincir halka halka büyüdü büyüdü tarımdan hayvancılığa, hayvancılıktan turuzimciliğe, turuzimden inşaatçılığa derken ARKAZ HOLDİNG oldular.
*
Arkaz kardeşler, sektörde büyürken, mütevazı tavırları, yardım ve hayırseverlikleri ile gönüllerde de büyüdüler.
Aslen Sivaslı olan bu üç ‘Yiğido’ sırası ile Dr. Hayati Arkaz, Sebahattin Arkaz ve hastanelerin genel koordinatörü Mustafa Arkaz bir oldular, birlik oldular el ele verdiler çok çalıştılar çok yoruldular ve ARKAZ HOLDİNG oldular ama bu başarı hiçte kolay olmadı. Nelerle kimlerle mücadele ede ede yani adeta tırnakları ile kazıya kazıya bu günlere geldiler.
*
Arkaz’ların hikayesi, başarı öyküleri öyle iki kelime ile anlatılacak gibi değil ve benimde konum bu gün Arkaz’ların başarıları hiç değil.
Bu gün bu yazıyı yazmama sebep, benimde çok sevdiğim küçük Arkaz yani sevgili Mustafa Arkaz’ın hasta olduğunu duymam!
*
Dün akşam duydum sevgili kardeşim Mustafa Arkaz’ın 2020 yılının lanet olası hastalığı Corona (Covid-19) hastalığına yakalandığını ve kendilerine ait Özel Silivri Hastanesinde tedavi gördüğünü. Telefonla ‘geçmiş olsun’ demek için aradım ama telefonu kapalıydı ulaşamayınca abisi Dr. Hayati Arkaz’ı aradım durumu hakkında bilgi aldım üzüntülerimi ve geçmiş olsun dileklerimi belirttim.
Başta Dr. Hayati Arkaz olmak üzere Arkaz kardeşler benim yaklaşık otuz yıllık dostlarım. Zaman zaman ters düştüğümüz konular oldu elbette ama bir birimize hiç düşman olmadık ve işte bu sebeplerle bile sevgili Arkaz’ların başı ağrısa benim yüreğimin içi sızlar.
Tanışık olduğumuz yıllar içinde başta ben olmak üzere, çocuklarımda hatta tüm ailemin üzerinde çok hakları emekleri var.
Tıpkı sevgili Arkaz’lar gibi benimde vefa duygularım en üst seviyededir. Bende bir bardak çayın hatırını bir ömür unutmayanlardanım!
*
İşte bu vesile ile can dostlarım, başta MHP İstanbul Milletvekili sevgili dostum Sayın Dr. Hayati Arkaz’a ortanca kardeş Sebahattin Arkaz’a ve şu anda Covid-19 ile mücadele halinde olan sevgili kardeşim Mustafa Arkaz’a geçmiş olsun dileklerimi bir kez daha iletiyorum.
Telefonlada ‘Geçmiş olsun’ der geçiştirirdim belki ama bir yazı ile geçmiş olsun diyeyim ki ‘kahve tadında’ olsun istedim bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı olduğuna göre bizim dostluğumuzda, bir kırk yıl daha devam etsin istedim.
Bu vesile ile sevgili Mustafa Arkaz başta olmak üzere, hangi dil din ırk cinsiyet ayırt etmeden nerede bir hasta varsa Yaradan şifa versin, çektikleri acılara dayanma gücü versin.
*
Dip not: 15 Ekim 2020 günü kemoterapilerim bitti BT/PET sonuçlarım iyi çıkmıştı. 16 Kasım Pazartesi günü kontrollerim var eğer doktorum 3. Kez “Bana kanseri bir kez daha yendin” derse o gün başlayıp tam beş gün, her gün yazmak kaydıyla kanserle mücadele sürecimi anlatacağım ve bu yazlar çok önem arzediyor çünkü hem sosyal mesaj niteliği taşırken hem de kanserle mücadele etmek için yol yordam gösteren bir tavsiye yazısı olacak.
Hayırlı haftalar dilerim...