Koçoğlu, Esen derken Abdullah Yıldırım’da CHP Silivri İlçe Başkanlığını resmen açıkladı. İsmi konuşulan bir iki kişi daha var ama şimdilik üç isim yarışa dahil oldular.
Farkında mısınız? Tıpkı bir yerel seçim havası var. Partilerde koşuşturma, delege telaşı, aday belirleme, gizli kulisler, belki de üstü kapalı pazarlıklar… Hedefin asıl istikameti, 2023 mahalli idareler seçimleri…
Hepimiz biliyoruz ki aktörlerde fazla bir değişiklik yok. Değişen sadece roller. Bu durumda 2023 yerel seçimlerine doğru giderken, partilerde başlayan ilçe başkanlığı yarışı kimlerde kalacak çok önemli. En çokta CHP için. Neden? On yıllık yerel iktidarı elinde bulunduran CHP’nin 2019’da Silivri’de verdiği kayıp, emin olun İstanbul’u kazandıklarına sevinemeyecek kadar fazla.
Bu sendromdan kurtulmanın iki önemli yolu var. Birincisi sağlam bir ilçe başkanı ve akıllı yönetim. İkincisi Büyükşehir imkanlarını ilçede seferber etmek. Birinci şık bu işin önemli ayağı olduğuna göre şuanda ilçe başkanlığı, CHP için kritik sürecin başı demektir. Bunun için önlerinde 4 yıla yakın bir zaman var. Bunları neden söylüyorum biliyor musunuz? Telaşlarından… Her hafta bir aday açıklama yaparak ilçe başkanlığı yarışına dahil oluyor. Adayın çok olması demokrasi adına güzel bir gelişme gibi görünebilir ama isimleri analiz ettiğinizde elinizde kocaman bir boşluk oluşabilir.
Bu hafta başında adaylığını ilan eden Abdullah Yıldırım’ın iyi tanır, iyi de bir solcu olduğunu bilirim. Aynı zamanda sağlam bir demokrattır. En güzel özelliği de kavgadan beslenmez. Allah uzun ömür versin geçirdiği ciddi rahatsızlıktan sonra maşallah çabuk toparlandı. Şimdi “nerede kalmıştık” diyerek bir dönem başkan olarak oturduğu koltuğa yeniden talip oldu. Ne yalan söyleyeyim işini de iyi yapıyordu. Buna en iyi örnek 2009’da ilçe başkanlığı döneminde kazanılan yerel seçimlerdir. O dönemin en kuvvetli adayı Selami Değirmenci olarak görünürken kendisi Özcan Işıklar konusunda net tavır sergilemiş, nitekim aday olması için büyük çaba sarf ettiği Işıklar’la birlikte seçim kazanmıştı. Kabul edersiniz ya da etmezsiniz adamın eli bu konuda çok güçlü. Sadece bunu anlatsa ve dese ki, ‘ben size seçim kazandırdım, size kocaman bir belediye emanet ettim’ kim ne diyecek?
Bir de o dönem İBB faktörü de vardı. Yani İBB’de AK Parti’deydi. Ne yerelden ne genelden desteğin olmadığı bir süreçte seçim kazanmak büyük başarıdır. Şimdi İBB’nin de CHP’de olduğunu göz önüne alırsak, aklı başında bir ilçe yönetimi tüm dengeleri bozabilir. Yanlış anlaşılmasın Yıldırım’ın aklı başında Koçoğlu ve Esen’in değil mi? Hayır tabi ki. Sadece avantaj ve dezavantaj kısımlarını söylemek durumundayız. Mesela adaylığını açıklayan tüm isimlerin ortak bir dili var. “Partimizi birleştireceğiz, ayrıştırmayacağız…”
“Herkesi kucaklayacağız” şeklinde gelen açıklamalara ek olarak Yıldırım’ın Selami Değirmenci ve Özcan Işıklar’ı kastederek “2004 ve 2019’da partimize seçimleri kaybettirenler aynı aktörler. 2004 yılında yan yana, 2019 da ise karşı karşıya gelerek partimize seçimi kaybettirmişlerdir.” çıkışı bence yersiz oldu. Halbuki geçmişi şimdi değil, kazandıktan sonra tartışmaya açsaydınız daha çok işinize yarardı. Durduk yere cepheyi büyüttünüz. Mevcut ana kademe, gençlik ve kadın kollarında halen üstünlüğü elinde bulunduran Işıklar’ın bu sözlerin ardından size teşekkür etmesini bekleyemezsiniz. Tedbiri elden bırakmamakta fayda var. Diğer adaylar için kullandığım temennimi Abdullah Yıldırım içinde tekrar ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun…