Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçmiş dönemlerde partisinin il başkanlığı görevlerinde bulunmuş isimlerle bir araya geldi. Toplantıda birçok önemli mesajlar veren Sayın Erdoğan, “Önümüzdeki yılsonuna doğru yapacağımız büyük kongre de milletimizin işaret ettiği şekilde kendimizi yenileyecek, enerjimizi tazeleyeceğiz.” dedi.
Detay verecek olursak eğer; 2019 Aralık, 2020 Ocak ayları içerisinde tamamlanması planlanan belde ve ilçelerin kongreleri olacak. 2020’nin Nisan ya da Mayıs aylarında il kongrelerinin tamamlanması düşünülüyor. Büyük kongreninse 2021 yılında yapılması kesinleşti diyebilirim. Tabi takvimde değişiklik olma ihtimalleri de var. Parti içinde kopan fırtınaların hepsi dışarıya yansımasa da yaprak dökümünü film seyreder gibi izliyoruz.
Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’ın başını çektiği yeni partilerde özellikle Davutoğlu cephesinde çalışmalar açık adres verilecek kadar netleşmiş durumda. Şimdilik Kasım ayı gibi görünen tabela asma süreci ister istemez AK Parti’nin de takibinde. Kim ne derse desin Cumhurbaşkanı Erdoğan’da atacağı adımlarda parti içinde ya da eski yol arkadaşları arasında kayıp vermeme adına çalışmalar yürütüyordur. Yerel seçimlerde özellikle Ankara ve İstanbul kayıpları “yel kayadan toz alır” mantığından çabucak uzaklaşmak gerektiğini açıkça ortaya koyduğu bu günlerde bir de evdeki bulgurdan olmayı hiç istemez bence… O bakımdan AK Parti’nin 17 yıllık iktidarı boyunca belki de en önemli kongre süreci başlamış durumda. Bedeni partide ruhu başka yerde ya da kırgın, küskün, çeşitli sebeplerden dolayı partiyi, politikalarını sorgulayan kesimin çok fazla olduğu bir dönemde toparlanma adına, kimlere nasıl görevler verilecek bilemiyoruz. 2002 ruhunu sürekli vurgulayan söylemlerin hakikaten icraya dökülmesi elzem olmuştur. Köprüden önce son çıkış diyebileceğimiz yeni kongre sürecinde Ömerlerden kasıt hakkaniyetse buna itina ile sarılmak gerekiyor.
SİLİVRİ NE OLACAK?
Silivri’de mevcut İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu’nun yeni dönemle ilgili kalıp kalmayacağı yönünde düşüncesi olanlar arada bana da soruyor. Bu konuyu kendisi ile hiç konuşmadım. Kongrede aday olup olmayacağını da inanın bilemiyorum. Fakat; “yerel seçimleri kazanır, belediyeyi alırsak ben zirvede bırakmak isterim” şeklinde söylemlerine şahit olmuştum. Bozoğlu’nun göreve gelme süreci de, görev süresi boyunca da çok sıkıntılar çektiğini yakinen bilenlerdenim. Çok dallandırıp budaklandırmadan şunu net bir şeklide söylemek isterim. Mutlu Bozoğlu özünde çok duygusal, içinde kötülük olmayan, utangaç, vicdanlı bir aile babasıdır. 2014 yılında girdiği meclis listesinde 5 yıl muhalefette görev yapmasına rağmen o dönemin en cesur meclis üyesiydi. Eski Belediye Başkanı Özcan Işıklar’a sesi titremeden çıkış yapabilen tek isimdi. Öyle ki kendi parti mensuplarından bile “sus” işitecek kadar rahatsız etmişti birilerini. Kim bilir, belki de ilçe başkanlığı yolunda bu özellikleri referans oldu kendisine… Peki, yaklaşık ikinci senesini doldurduğu İlçe Başkanlığı görev süresinde yukarıda saydığım özellikleri kaybetti mi? Hayır! Hepsinin altına imzamı tekrar atarım. Hatta belki yanına ekleyeceklerim bile olabilir. “En büyük hayalim Silivri’de yerel iktidarı kazanabilmek” gayreti de nihayete kavuştu. O zaman eksikleri giderme vakti gelmiş demektir. İyi bir aile babası olabilirsin, iyi bir meclis üyeliği de yapmış olabilirsin, iyi bir arkadaş, iyi bir dostta olabilirsin ama iyi bir ilçe başkanı olabilmek adına yarım kaldığın yerleri tamamlamalısın.
Sorumluluk üstlenen kimseler duyguları ile değil, akılları ile hareket etmek zorundadır. Silivri’de 25 Bin üyesi olan bir partide beklentilerin çok yüksek olması gayet doğaldır. Tecrübe ile hakimiyet seni liderlik koltuğunda tutar. Bu iki temel unsuru kaybettiğinde artık lider değilsindir. Bilmem anlatabildim mi?