Günlerdir Silivri gündemimizi meşgul eden, bana göre gereksiz bir mevzu var. Nedir o? Açık hava mitingleri ya da seçim otobüsü üzerinden halka sesleniş… Geçtiğimiz günlerde İBB Başkanı ve CHP’nin yeni dönem BB adayı Ekrem İmamoğlu’nun sahil mitingi ile başlayan tartışmalar, ardından AK Parti İBB Adayı Murat Kurum’un ilçe ziyareti ve eski belediye binası temel atma töreni programıyla başka bir boyut kazandı. Öyle ki Sayın İmamoğlu’nun ‘miting’, Sayın Kurum’un ise ‘temel atma töreni’ arasındaki farkı bile ayırt edemediler. Olayı seçimin kaderine kadar getirerek ‘bitti bu iş’ naraları atanları saymıyorum bile… Sonra hızını alamayan yine aynı güruh, popçu bir hanımefendinin halk konserini sanki parti mitingiymiş gibi lanse ederek ‘oldu bu iş’ dedi. En son geçen gün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in çarşı meydanındaki mitingini diline dolayanlar yine konuyu başka mecralara çekerek sözüm ona yine çokbilmişlik yaptılar. Yapmaya da devam edecekler biliyorum.
Şimdi ben bu çokbilmiş güruha miting programları üzerinden genel bir değerlendirme yapmak istiyorum. Ne kadar dikkate alınır bilmiyorum ama umarım etkili olur.
Arkadaşlar! Adayların açık hava konuşmaları, mitinglerin ve seçim otobüsü üzerinden vatandaşa seslenmeleri oldukça etkili ve önemli bir konudur. Bunu kabul ediyorum! Ancak, bu etkinin ne kadar olduğu ve konuşma yapılan alanın doluluk derecesinin seçim sonuçlarına olan etkisi ayrıca tartışmalı bir başka konudur.
Açık hava konuşmaları ve mitingler, adayların doğrudan seçmene etkileşimde bulunabilecekleri ve politik mesajlarını daha geniş kitlelere iletebilecekleri önemli fırsatlardır; özellikle büyük kalabalıklar önünde yapılan etkileyici konuşmalar, seçmenlerde duygusal ve psikolojik bağlar oluşturabilir ve adayların popülerliğini artırabilir. Ayrıca, seçim otobüsü üzerinden yapılan seçim gezileri de adayların seçmenlerle doğrudan temas kurmalarını sağlar ve halkın dikkatini çeker.
Ancak, bu etkinin kesin sonuçlar üzerindeki etkisi tartışmalıdır; örneğin, bir mitingin ne kadar kalabalık olduğu veya bir seçim otobüsü etkinliğinin katılımı ne kadar büyük olduğu, seçmenlerin oy tercihlerini doğrudan etkileyebilir mi, belirsizdir. Çünkü seçim sonuçları, birçok farklı faktörün bir araya gelmesinin sonucudur ve bireysel etkinliklerin etkisi net bir şekilde ölçülemeyebilir. Yani, tartışmalı bir mevzu...
Geçmiş seçimlerden örneklerle konuyu daha da detaylandırabiliriz. Örneğin, 2014 Yerel Seçimlerinde o dönem başbakan olan bugünkü Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, programında olmamasına rağmen Tekirdağ dönüğü Silivri’ye gelmişti. Hatta yanlış hatırlamıyorsam oy kullanmaya 10 gün falan vardı. O gün sahil festival alanı birkaç saat içerisinde binlerce insanı ağırladı; resmen millet sahile akın etti. AK Parti’nin o dönemki adayı Tahir Sert’in seçimi kesin kazandığını iddia edenler, bu iş bitti diyenler, işlem tamam diyenler, tamam inşallah diyenler; avucunu yaladı.
Demek ki alanın dolu ya da boş olması önemli bir etken değilmiş!
Bazı seçimlerde büyük mitingler veya yoğun seçim gezileri düzenleyen adaylar, seçimlerde başarılı olmuş olabilirler. Ancak, bu durumun sadece bir etken olduğunu ve seçim sonuçlarını belirleyen tek faktör olmadığını belirtmek önemlidir. Diğer taraftan, bazı seçimlerde büyük mitingler düzenleyen adaylar seçimleri kolayca kaybedebilirler. Bu nedenle, açık hava etkinliklerinin etkisinin net bir şekilde ölçülememesi ve seçim sonuçlarını belirleyen birçok faktörün bulunması önemlidir.
Sonuç olarak, açık hava konuşmaları, mitingler ve seçim otobüsü etkinlikleri adayların seçmenlerle doğrudan etkileşimde bulunmalarını sağlayan önemli fırsatlardır. Ancak, bu etkinliklerin kesin sonuçlar üzerindeki etkisi tartışmalıdır ve seçim sonuçlarını belirleyen birçok farklı faktör bulunmaktadır. Bu nedenle, seçimlerde adayların açık hava etkinlikleri düzenlemesi önemlidir; ancak, bu etkinliklerin etkisinin net bir şekilde ölçülmesi zor olabilir.
Kolay gelsin.