Geçen gün Türk Dil Bayramı kutlamasına katıldım. Silivri Belediyesi tarafından düzenlenen programda Türk musikisini araştırma grubu sahne aldı. Orta Asya'dan Anadolu’ya kadar birçok Türk Cumhuriyetinin geleneksel türkülerini, şarkılarını, ilahilerini seslendirdiler. TÜMATA Gurubu kostüm, dans ve enstrümanları çok profesyonel bir ekipti. Güzel bir sanatı icra ettiler. Türk Dil Bayramına yakışan bir program oldu.
Oldu olmasına ama salonda bazı detaylar gözüme takıldı…
Mesela; büyük usta Neşet Ertaş’ı anma programı da bir gün önce aynı salondaydı. Salon ağzına kadar dolu ama bir tane siyasi vardı o da CHP’li Süheyl Kırkıcı.
Dil Bayramı, Türkün Bayramı…
Ve ayrıca bu programı MHP’li bir belediye düzenliyor! Ama bakıyorsunuz siyasi anlamda rağbet görmüyor. Neden? Merak ediyorum gerçekten. MHP İlçe Başkanı Zafer Yalçın ve meclis üyesi Sultan Aşkın, AK Partiden ise sadece meclis üyesi Sefer Ölçer var. Bu üç isim belediye programlarının demirbaşı zaten. Başka da siyasi yok! Peki, nerede siyasi parti başkanları ve meclis üyeleri? Vatandaş gelir gelmez ayrı bir konu ama o gün; Türk Dil Bayramı gibi özel bir program, eksiksiz protokol katılmalıydı. Ben şahsen bazı siyasilerin artık kasten katılmadıklarını düşünüyorum! Kimse kusura bakmasın…
Ha belediye kanadından davet edilmiyorsanız, onu da söyleyin aynı eleştiriyi ve fazlasını onlara da yapayım.
Hadi konserleri kutlamaları sevmiyorsunuz, tohum, arpa, saman törenlerinde de yoksunuz? Demek ki bir sorun var! Ama bu sorunun bence bir çözümü de var. Nedir o? Baksı dansı...
Volkan Yılmaz’ın bazı siyasilere baksı dansı yaptırması gerekiyor. Bu siyasiler, baksı dansı ile tedavi olursalar en azından yapılan işleri idrak ederler ve bu ilçenin, bu ülkenin hayrına olan programlarda bulunurlar. Ayrıca kimse Baksı dansını farklı bir dans olarak algılamasın. Ben Tümata Gurubu tarafından gördüm. Türklerin tarihte bilinen en eski danslarından biriymiş. Bunu enstrüman eşliğinde yapıyorlar ve tedavi amaçlı yapılıyormuş. Valla bana izlemesi bile iyi geldi. Sonra düşündüm de siyasiler; şöyle bir oraya bir buraya dönerseler onlara çok iyi gelebilir. Kıskançlıktan, kötü düşünceden, kem gözlerden, hamlıktan, hastalıktan, arınırlar maazallah…
***
Konumuz sadece siyasiler mi? Hayır! Aynı durumun bir değişik tarafında da belediye personeli var. İşi sadece ekmeğinin peşinde olanlar bu yazımı dikkate almayabilir. Ama bazı personellerin artık kabak tadı verdiğini söylemek durumundayım. Başkan Yılmaz’ın da iyi niyetinin suistimal edildiğini düşünenlerdenim. 3,5 yıllık görev süreci içerisinde başkanlık katı da dâhil kimsenin ideolojik görüşüne, siyasi kimliğine bakmadan neredeyse bir önceki dönemden kalan personelle yoluna devam ediyor. “Kıyım yapacaklar, ülkücüleri belediyeye dolduracaklar, güvenliği bilmem kimlere verecekler” şeklindeki tüm söylemler havada kaldı. Ve hatta bu durum başta kendi partisi MHP olmak üzere AK Parti kanadında bile rahatsızlık oluşturdu. Peki, konumuz ne?
Tüm bu olumsuzluklara karşı hakkaniyetini bozmayan Sayın Başkan’a adeta tavır koyan bazı personellerin kendine çeki düzen vermesi…
Eğer sizlere maaş gününüz geldiğinde siyasi görüşünüze göre bir sıralama yapılmıyorsa, sizlerde bu hakkaniyeti gözetin ve tas tamam görevinizi yapın! Herkes hakkını gününde tıkır tıkır alıyor olmasına rağmen, bazı personellerin özellikle sosyal medya hesaplarından beğeni, yorum, paylaşım gibi hallerine dikkat etmesinde fayda var. Kimilerinin cesaretine inanın hayranım! İşi belediyede sadece verilen vazifeyi yapmak olanların arada sempati duyduğu siyasi görüşleri yansıtan beğeni ve yorumlar yapmasını doğru bulmuyorum.
Siyaseti siyasi kadrolar yapabilir ama başka siyasi partiye sempati duyup MHP’li Volkan Yılmaz’a rağmen “kripto” şüphesi uyandıracak hareketler doğru değildir.