Her yerel seçimde olduğu gibi önümüzdeki 31 Mart yerel seçimleri için de senaryolar yazılmaya başlandı. İşin trajikomik yanı bu senaryoların MHP üzerinden yazılması!
MHP’ye bu imaj niye yakışıyor ya da yakıştırılıyor, elbette bazı sebepleri var.
Genel seçimlerde yüzde 10’ları geçen MHP’nin oyları her yerel seçimlerde yüzde üçlere dörtlere düşünce, hali ile diğer siyasi partiler MHP’ye “oy pazarı” gibi bakıyor! Bunları yazarken bir MHP’li olarak içim sızlıyor tabi ama buradaki sorun partinin il veya ilçe yöneticilerinin basiretsizliği...
“Cumhur İttifakı”nda bile gözlerimle gördüğüm, kulaklarımla duyduğum yığınla hadise var. MHP Genel Merkezi’nin aldığı ittifak kararını eleştiren ilçe başkanları biliyorum.
İşte bu ilçe başkanları halen görevdeler ve şimdi de yerel seçimlerde alınan ittifak kararlarını tartışıyorlar. Bir MHP’li olarak üzülebilirsin. Kendi partinle seçime girmeyi, sahada üç hilalli parti bayrağınla mücadelede etmeyi isteyebilirsin ve inanın bunu sizler kadar ben de isterim. Yüzde 3-5 oy alalım ama bizim oyumuz olsun; varsın az olsun lakin tertemiz, lekesiz ve onurluca olsun. Vallahi bunu ben de sizlerden çok isterim.
***
Bazen hiç bir şey istediğimiz gibi gitmeyebiliyor. Çünkü burada asıl olan partimizin ne kadar oy alacağı ve ne kadar belediye kazanacağından ziyade “ülke meselesi” var.
MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli bir şeye işaret buyurdu ise kesin sizlerin bizlerin bilmediği, hatta aklımıza bile gelmeyen “ciddi tehlikeler” sezmesidir.
Önce şuna karar verelim: Lidere güveniyor muyuz? Eğer lidere güvenin var ise, kararına hem saygı duyacaksın hem de harfiyen uyacaksın. Ha olur da güven duyguların zedelendi ise MHP’nin içinde bir dakika bile durmayacaksın; çünkü biliyorum ki “MHP’liyim Ülkücüyüm” diyeceksin ama genel merkezin aldığı karara uymayıp aklındaki, beynindeki bir başka partiye oy vereceksin. Sormazlar mı adama "Bu yapılan siyasi edepsizlik, terbikesizlik değil midir?" diye. Kimse kusura bakmasın dost acı söyler. ‘İP’lisi ipsizi, tiplisi tipsizi bir araya geliyor “ittifak” kuruyor, onlar kurunca mübah, “Ülke bekası için” diyerek ülke için, millet için, devlet ve bayrak için birlik olanların kurduğu ittifaklar sizi ikna etmiyor! Liderin “beka” dediği kanınıza mı dokunuyor?
****
Bir şeyi daha belirteyim. Sayın MHP İlçe Başkanları, Genel Başkan Dr. Devlet Bahçeli “Cumhur ittifakının ruhuna zarar getirecek açıklamalardan kaçının.” diye buyurdu. Bazı konularda haklı bile olsanız, uluorta yaptığınız yanlış söylemlerle, CHP’ye ve kurdukları ittifaklarına hizmet ettiğinizin farkına varın artık.
Her seçim döneminde bana bu tür yazılar yazdırmayın artık. Etrafta boş gezenin boş boğazlarına “Ülkücüler MHP’liler, CHP’ye oy veriyor” dedirtmeyin artık.
CHP’li belediye başkanlarından şahsi çıkarı menfaati olanlar varsa delikanlıca MHP’den istifa edin gidin CHP’ye çalışın. Buna saygı duymayan şerefsizdir.
***
Bunlar bizimkilere…
Ya sizinkilere ne demeli sevgili AK Partililer...
Partinizin oyu MHP’den çok diyerek kibir yapmayın, gurur yapmayın; hele hiç şımarmayın!
O Ülkücüler olmasaydı şimdi partinizin esamesi okunmazdı. Çünkü Lideriniz Sayın Erdoğan ikinci tura kalsaydı, şimdiki bulunduğu makamı rüyasında görürdü. Ülkücü, MHP’li onurludur, gururludur. Evet, vatanperverdir; ülkesine, milletine, devletine, bayrağına bağlıdır. Ama aşağılanmayı, ötelenmeyi, itilmeyi, kakılmayı hiç mi hiç haz etmez. Tüm dünyanın saygı duyduğu Lider Dr. Devlet Bahçeli evlatlarını ezdirmez! Buralarda, yani il ve ilçelerde yaptığınız kibirli davranışları bir duysa, seçime bir saat kala “Biz yokuz” demesini de bilir.
Bakıyorum bi havalardasınız, “Yüzde bilmem kaç oy aldık, adaylık hakkı bizim” diyorsunuz eyvallah tamam da; yukarıda da yazdım MHP olmasaydı şimdi aday olacağınız partiniz bile olmayacaktı. Nankörlük etmeyin, hele hele vefasızlık hiç etmeyin!
Yarından tezi yok arayın birbirinizi. Nasıl bir ittifak kurarsınız, nasıl bir seçim stratejisi belirlersiniz onu konuşun ki, şer güçler aranızda boşluk bulup nifak tohumları ekmesin.
VOLKAN YILMAZ İTTİFAK ADAYI OLUR MU?
Önceki gün AK Parti Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu ile telefon sohbeti yaptık. Kendisine bazı tavsiyelerde bulundum. ‘MHP ile birlikte programlar yapın, her iki parti omuz omuza verin, Silivri’de iktidarın alın’ dedim. Sayın Başkan da “Evet abi biz parti olarak kendimizi 31 Mart’a şartlandırdık. MHP’li dostlarımızla zaman zaman bir araya geliyoruz, fikir alışverişi yapıyoruz. Adayımız belirlendiği zaman zaten MHP ve AK Parti birlikte hareket edeceğiz ve 31 Mart zaferini birlikte kutlayacağız” dedi.
AK Parti İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu’ndan sonra MHP’nin ağır toplarından, İstanbul 3. Bölge’den Milletvekili Adayı, MHP MYK Üyesi Volkan Yılmaz ile de yaklaşık yarım saat telefonda sohbet ettim. Konuşmalarımızın bazı bölümleri aramızda kalsın dedik ama ben yine de ipucu vereyim. Büyükçekmece ve Silivri’de Volkan Yılmaz bir ekol, bir lider. İstanbul İl Başkan Yardımcısı iken tüm İstanbul’a kendini sevdirdi elbette ama Beylikdüzü, Büyükçekmece ve Silivri bir başka sevdi. Yani aşk ile sevdi. AK Partililer, Volkan Yılmaz’sız bir adım öteye geçemez fakat sakın bir teklifte bulunmayın! Mesela, “Volkan Başkanım gel seni belediye başkan yardımcısı ya da belediye meclis üyesi falan yapalım” demeyin, ciddi tepki alırsınız benden uyarması. Zaten kendisi de hiç bir beklenti içinde değil. Sadece şunu söyledi, “Genel Merkez ve il başkanlığımız ne karar verirse ben sonuna kadar davama sahip çıkarım. Kapı kapı gezer seçim çalışmalarına katılırım ve karşılığında da hiç bir beklentim yok, hatta böyle bir teklifle gelen olursa cevabım çok sert olur” dedi. Neyse bugünlük bu kadar.