Ve nihayet Selami Değirmenci’de adaylığını açıkladı.
Selami Bey, Silivri için bir şans. Çünkü 10 yıldır başarısız bir belediye başkanı ve yönetimi var.
Selami Değirmenci, DSP için de bir şans; çünkü 1999 yılından bu yana parti ilk defa bir ivme yakaladı, Türkiye genelinde yükselişe geçti.
Şişli’de Mustafa Sarıgül, Silivri’de Selami Değirmenci ile yerel iktidara alternatif parti oldu.
İster kabul edin ister etmeyin, Silivri’de Sayın Değirmenci’ye çok ciddi teveccüh var.
Dün Kavaklı, Ortaköy, Kadıköy, Çanta, Değirmenköy ve Gümüşyaka’yı gezdim. Kahvelerde tanıdık tanımadık vatandaşlarla sohbetler ettim.
Bölgeyi ve bölgelerde seçmenlerin çoğunu tanıdığım için siyasi sohbetleri kimlerle yapacağımı çok iyi biliyorum.
Edindiğim intiba şu; DSP Selami Değirmenci ile yola sağlam çıktı. 31 Mart 2019’un en şanslı partisi oldu.
Son 10 senedir ekmeği, aşı, yani geçimi Özcan Işıklar sayesinde olanların bir iddiası var: “Selami Değirmenci CHP’yi bölmek, Özcan Işıklar’ı belediye başkanı yaptırmamak için böyle bir yola girdi.”
*
Bana göre öyle değil de farzedelim öyle? Özcan Işıklar görev yaptığı 10 yılda Silivri’ye hem hizmet yaptı, hem de gönülden gönüle sevgi, muhabbet, dostluk köprüsü kurdu ise, değil Selami Değirmenci, Türkiye’nin bir numaralı adamını getir aday göster seçim kazanamaz. Özcan Işıklar’dan kuşkunuz yoksa, yani çok başarılı buluyorsanız DSP’ye ve Değirmenci’ye kızmanıza gerek yok; çünkü Demokratik Sol Parti, adından da anlaşıldığı gibi hem demokrat hem de sol parti. Adayı Selami Değirmenci de hem sosyal demokrat, hem solcu!
Demokrasilerde seçimler, seçmenin bayramıdır. Hür iradesi ile oyunu istediği partiye kullanır.
***
Bana sorarsanız en başından beri yerel seçimlerde ittifak olayına karşıyım. İttifak genel seçimlerde olabilir, ama yerel seçimlerdeki ittifaka hiç bir anlam veremiyorum. Yerel seçimlerde her parti adayını çıkartır ve az oy alır çok oy alır, seçmen hür iradesi ile ilçesini ilini beldesini yönetecek kişiyi seçer. Mesela ben giderim fikrini ve ideolojisini benimsediğim partime oyumu veririm, buna kimse karışabilir mi? Karışamaz, karışmamalı da zaten.
Söz Silivri’den açılmışken devam edeyim.
Tüm Türkiye siyasetini bağlar zaten.
Aklı olan fikri olan bir CHP’li, son 10 yılda hizmet üretmediğine inandığı, her daim kalbini kıran ve kırmaya devam bir kişiye sırf CHP’li diye oy verir mi? Verir, çünkü dayatma aday! Bir solcu, sağ bir partiye oy veremeyeceğine göre, DSP’nin adayı Selami Değirmenci böylece sol seçmende rahatlamaya sebep oldu. En azında oy kullanırken eli titremeyecek.
***
Ne varmış, “Cumhur İttifakı’nın Adayı Volkan Yılmaz’a yararmış...”
Bi kere şunu kafanıza sokun. Sayın Volkan Yılmaz iki partinin adayı, hatta Silivri’deki sağ partilerin adayı. Bunu iyi anlatırlarsa, projelerini ortaya koyarsa, her sıktığı elden gönüle köprü kurup, sevgi, muhabbet yumağı oluşturursa, seçimi neden sola kaptırsın ki?
Aslına bakarsanız Selami Değirmenci DSP’den aday olunca solu bölmedi. Tam tersi Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi’ne de, yani Cumhur İttifakının Adayı Volkan Yılmaz ile ekibinin elini zayıflattı. Bazı sebeplerden dolayı partinin yönetimleri ile kavgalı olan, AK Parti’den küsüp, kırılıp, kaçan “AKP”liler ile “MHP’nin ideolojisi bana uzak” diyenlerin gideceği yer DSP olabilir.
Yüzde 40 tabanı olan AK Parti, “Erdoğan’ın emaneti canımızdır, başımızın tacıdır” derse ve buna Doğu’su Batı’sı sahip çıkarsa zaten Volkan Yılmaz farkla alır. Ancak bazı gerçekleri de görmezden gelmeyelim, yüzde 40 oyu kontrol altında tutmak mümkün değil. İşte burada MHP’nin 10-15 bandındaki gerçek tabanına büyük iş düşüyor.
***
Tüm yönleriyle her açıdan riskli bir seçim bizleri bekliyor. Kalan 45 günde gönüllere dokunan, projelerini anlatan, birlik ve beraberliği sağlayan ipi göğüsler.