Silivrispor Kulüp Başkanı sevgili kardeşim Taylan Güraslan’ın, Facebook adlı sosyal medya hesabından aşağıdaki paylaşımını görüp okumasaydım, ben bu topa hiç girmezdim. Çünkü ne spordan anlarım ne de spor yöneticiliğinden! Ama spor üzerinden siyasi mesajlar veriliyorsa gayet güzel anlarım. Spor üzerinden göndermeler yapılıyorsa çok iyi anlarım!
Taylan Güraslan, başka açıklamalarında da belediye başkanını es geçip teşekkürler etti. Müjdat Gürsu Tesisleri örneğinde olduğu gibi. Herkese her gün teşekkür etmek gibi mecburiyeti de yok elbette ama yeri geldiği zaman sakınılmaması lazım.
Mesaj aynen şöyle; “Değerli vekilim, ablam sahildeki Silivrispor Kulüp binamızın tahliye sürecinde bize desteğini hiç eksik etmedi. Bugün itibariyle Silivrisporun sahildeki lokalinin tüm borcunu kapadık. Başta Spor Bakanımız Dr. Mehmet KASAPOĞLU'na, Ak Parti Milletvekilimiz Tülay Kaynarca'ya, İl spor Müdürümüz Cemil BAĞLAM'a, Silivri ilçe Kaymakamımız Ali PARTAL' a kulübümüze verdikleri desteklerden dolayı sonsuz teşekkürler.”
Taylan Güraslan’ın mesajının noktasına virgülüne dokunmadım kendi sayfasından kopyala yapıştır yaptım ve sizlerin takdirine sunuyorum.
Silivrispor gibi güzide bir kulübün başkanı, böyle bir mesajda Silivri’nin belediye başkanını yok saymamalıydı! Kaldı ki Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, Silivrispor forması giymiş eski bir futbolcu ve Silivrispor taraftarı...
Bu konuda emeği geçmemiş olması, diğer konuların üstünü mü örtüyor? Bu mesajı okuyanların hemen aklına “Acaba Volkan başkan’la sorun mu var” diye sormaz mı?
*
Bu mesajı okuduktan sonra sporun içinde olan ve kulüp yöneticiliği de yapmış bir kaç dostumu aradım sordum: “Silivrispor kulüp başkanı Taylan Güraslan’ın Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’la ne alıp veremediği var...”
Aldığım cevaplar; ‘Sayın Güraslan, Volkan Başkan’dan umduğu desteği bulamadı. Bulduğu kadarı ile de yetinmedi. Çünkü Taylan Güraslan yönetimi şeffaf değil. Gelirler nerelere harcanır yöneticileri bile rahatsız. İşte bu yüzden 4-5 kişi yönetimden istifa etti.” dendi.
*
Silivrispor’un layık olduğu yerlerde olmasını yönetimdekiler kadar ben de isterim. Mesela Mustafa Saral ve Ümit Kalko ile biz bu gururu yaşadık.
Ligdeki sıralamaya bakılırsa gelecek sezonda 3. ligde oynayacağız.
Kulüp başkanı kim olursa olsun istiyorlar ki belediye kulübe ‘destek’ adı altında para yağdırsın hatta birçok alanda kulübe gelir kaynakları sağlansın!
İyi de kardeşim siz bu kulübün maddi gelirini giderini bilerek geliyorsunuz hatta bu durumu bile bile ısrarla o makamda kalmaya devam ediyorsunuz. Israr etmeyi bırak önümüzdeki kongrede yeniden başkan seçilebilmek için etrafında çevrende yakınında sana oy vereceğine kesin gözüyle baktığın kişileri kulübe üye yapıyorsun. Ben bunu da Ufuk Bek’ten duydum. Silivrispor’un emektarı Ufuk Bek bir demecinde aynen şöyle demiş; “Mevcut kulüp başkanı Taylan Güraslan’ın resmi sosyal platform sayfası Facebook’tan yaptığı yalan açıklamayı kendisine yakıştıramadım” demiş ve şöyle devam etmiş açıkladı. “Pandemi sürecinde ‘çalışamadık diyerek’ hesap cetvelini vermekten kaçınanların kısa sürede 180 üye yapması da oldukça dikkat çekici!”
*
Silivrispor kulüp başkanı Taylan Güraslan’ı fazla tanımam öyle uzun uzun hiç bir sohbetim olmadı. ‘Kim bu kardeşimiz?’ diye sorduklarımda “İyi bir arkadaş dürüst bir esnaftır” dediler. Ben de bunları duyunca şunu düşündüm; doğru olmak dürüst olmak her insanın zaten taşıması gereken bir özellik ama idarecilikte çok ayrı bir şey! İyi bir idareci olabilseydi, sezonu bitirmeden 4-5 kişi yönetimden istifa etmezdi ve onları bir şekilde ikna eder yönetimde kalmalarını sağlardı. İkinci bir husus ise kulüp bugün şampiyonluk mücadelesi veriyor olmalıydı. Çünkü Silivrispor’da bu potansiyel var.
Neyse; ileride kongre var çıkar adaylar kıyasıya bir yarış olur ve Silivrispor layık olduğu yönetimi inşallah bulur. Kısacası bir yerlerde büyük bir yanlışlık var ama nerede?