Siyaset toz duman, gazeteler lağım kuyusu, gazetecilerin ağzı fosseptik kanalı ya da borusu gibi!
Karşı görüşlere küfür, hakaret, tehdit, şantaj, sövmek aldı başını gidiyor.
Allah aşkına kim veya kimler bizi bu hale getirdi?
Eskiden siyasetçi gördük mü karşısında saygımızdan el pençe divan dururduk! Hürmette kusur etmemek için elimizden gelen edebi ortaya koyardık. Şimdi ise siyasetçiler bir yana, devletin başındaki yani en tepesindeki kişiye bile ağza alınmayacak küfürler, hakaretler ediliyor ve çok gariptir ki birileri de buna “Fikir ve düşünce özgürlüğü” diyor.
***
Anlayacağınız siyasetin geneli de yereli de aynı...
Gazetelere yeni yeni isimler bulundu, mesela; “Havuz medyası...”
Kimin havuzu? İktidarın havuzu!
Peki; bu havuz medyasının karşısında olanlar kim?
Onlar da “Gölet medyası” mı?
Yukarıda dedim ya gazeteler fosseptik çukuru gibi ve bu gazetelerde çalışan gazetecilerin kaleminden b.k damlıyor!
***
Sağ sol yok olmuş durumda!
Adam akıllı ideoloji kalmadığı için, kişisel menfaatler uğruna çatışılıyor...
Menfaatler ise bir leş gibi; aslanlara kaplanlara kafa tutan, bir parça et koparmak için saldıran çakallar, sırtlanlar, atmacalar gibi olmuş.
Siyaset ve bu siyasete yön veren gazeteciler!
***
Farkındayım ağır bir yazı oldu ama inanın özenerek seçtiğim en üsluplu kelimeler bunlar.
Bir de başımızın belası sosyal medya var.
İnsanım, benim de duygu ve düşüncelerim var çünkü bende bu ülkede yaşıyorum. Ortalığın halini durumunu görüyorum, bire bir etkileniyorum ve sosyal medyadan bir fikir beyan ediyorum...
Aman Allah sen misin bunu yazan...
Yazının altına hakaret, küfür, tehdit, sövmek...
Bugün, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ı istemediğimi beyan ettiğim bir paylaşım yaptım diye ne şantajcılığım kaldı ne uğursuzluğum...
Neredeyse ana avrat sövecekler!
Ayıptır beyler, nice seçimler geldi geçti bu ülkede ama bizler halen buralardayız.
Halen yüz yüze bakıyoruz. Bugün övdüğünüz, canla başka destek verdiğiniz siyasetçiler, mevki makam sahibi oldu mu yüzümüze bakmıyorlar ama biz yine aynı köşe başındaki taşın üstünde oturuyoruz.
Neyse bu konuyu burada noktalıyorum, anlayan anladı zaten.
***
Bugün ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı ve Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı Mevlüt Uysal’ın basın toplantısına katıldım. Yaklaşık üç saat süren toplantıdan tek anladığım; Mevlüt Uysal kendinden emin, etrafında kimse bile olmasa Büyükçekmece’deki seçimlerin galibi...
Detaylarını yarın anlatırım, şimdi bana müsaade...