Siz boş verin Haziran’ın günlük güneşlik, parlak marlak oluşunu...
O laflar Kemal Kılıçdaroğlu’nun ciddiye alınmayacak iki kelamı!
Kirazmış mirazmış, fasa fiso kurgusu vesselam.
Burada asıl olan sınav mevsiminin başlaması.
Genel seçimlerin erkene alınması, yerel seçimlerin çarşambası...
Perşembenin hesabını yapanlar, genel seçimlerde ciddi bir sınav verecekler.
Her partinin ilçe yönetiminden en az beş kişi, belediye başkanlığına aday adayı olmayı kafasında kurgularken, yine en az on beş yirmi kişi belediye meclis üyeliğine aday adayı olarak isimlerini yazdıracaklar.
Sevgili “Yerel adaylar” işte size fırsat.
Genel seçimleri zaferle noktalayan ilçe teşkilatlarını oluşturanlar, yerel seçimlerin muhtelif adayları olacaklardır çünkü yukarıda dediğim gibi, genel seçimler ciddi bir sınav olacaktır.
Her öğrencinin elbette bir veya birden çok hocası oluyor. Yerel adaylık düşünenlerin hocası da ilçe başkanları ve ilçe yöneticileri...
En iyi gözlemci de halk.
Halk sizi genel seçimlerde saha da görürse, yerel seçimler için referans olur.
Sizin bir dava adamı olduğunuza kanaat getiren halk, siz istemeseniz bile sizi ister ve aday olmaya zorlar.
Bunun tarihte sayısız örnekleri var.
Genel seçimin tarihi belli, milletvekili adaylığı için ise adı geçen isimler birer birer müracaatlarını yapıyor.
Cumhurbaşkanı adayları aşağı yukarı belli.
Her şey yerli yerine oturuyor.
Size düşen, sahaya inmek. Sahada gece gündüz çalışmak.
Unutmayın bu sefer tersi oldu. Yerel iktidardan başlayan zafere giden yol, bu kez genel iktidardan yerele indi...
Yani 24 Haziran Genel Seçimlerini kazanan parti, altı ay sonrasında yapılacak olan yerel seçimleri de kazanacak demektir.
Kısacası durum bu işte...