CHP Silivri İlçe Başkanlığı, 2024 yerel seçimleri için parti içi huzursuzluklarla gündeme geldi. Nelerdi onlar?
İBB başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gönlünde yatan isim ayrı, ilçe örgütünün gönlünde yatan isim ayrı, her iki üst düzey yönetim kademesinin dışında adaylık düşünen isimler ayrıydı.
CHP’nin klasik parti içi demokrasi anlayışının örnekleri bunlar. 2009, 2014, 2019 yerel seçimlerinde de CHP birden fazla aday adayı çıkardı. Üstelik 2009 hariç diğer dönemlerde mevcut belediye başkanı Özcan Işıklar görevdeyken.
Yani Selami Değirmenci, Yılmaz Kandemir, Yavuz Çengel, Abdullah Yıldırım ve Özcan Işıklar gibi isimler geçtiğimiz seçim dönemlerinin hep aktörleriydi. Tabi 2019’daki seçimlerde Bora Balcıoğlu’nun da aday gösterilme şansının yüksek olduğunu belirtelim.
2024 yerel seçimlerinde aday adayı olan bu aktörlerin yerini yeni isimler aldı. Doruk Bulut, Bora Balcıoğlu, Melih Yıldız, Semih Ayeş, Can Ayata, Dilek Yetkin gibi isimler adını sıkça duyuranlardan oldu.
Son düzlükte Doruk Bulut, Melih Yıldız ve Bora Balcıoğlu arasında git- geller yaşandı ve sonuç olarak Bora Balcıoğlu’nda karar kılındı. Tabi bu durum, 2019’da söz veren İmamoğlu’nun ısrarlı tavır takınması ve desteklemesiyle şekillenmiş oldu. Buraya not olarak şunuda eklemek isterim. Yapılan tüm saha çalışmaları, kamuoyu araştırmaları vs. Sayın Balcıoğlu'nun önünü açan önemli faktördür. O bakımdan Sayın İmamoğlu, bunun mutluluğunu dibine kadar yaşıyordur.
Ayrıca kendisini her alanda, özellikle İBB meclisinde rahatsız eden, sert muhalefetiyle huzursuz eden bir Volkan Yılmaz’dan kurtuldu! Kurtulmak ifadesi yanlış anlaşılmasın ama bu böyle söylenir. Çünkü İmamoğlu’na en sert muhalefeti AK Parti grup sözcüsü Tevfik Göksu’dan ziyade Sayın Yılmaz yapıyordu. Bazen sadece muhalefet etmek yeterli değil; İstanbul ve Türkiye kamuoyu, Volkan Yılmaz’ın bir gün Ekrem İmamoğlu’nun rakibi olacağı, hatta onu hezimete uğratacak tek isim olduğuna her geçen gün inanıyordu. Bu yüzdendir ki İmamoğlu’nun siyasi tercihi alelade bir karar değildi. Çok çalışılmış, çok düşünülmüş, her yönüyle ele alınmış bir sonuçtu. Yoksa “CHP’de kim aday olursa olsun her zaman şans vardır” görüşü bilinen bir gerçek. Volkan Yılmaz, belediyecilik anlamında son zamanların en farklı yöneticiliği, şaşırtıcı bir siyasi aktörü olarak Türkiye’ye nam saldı. Bunu, CHP’li İBB yönetimi ve İmamoğlu, Yılmaz’dan sonraki projelerde ve örnek alınan işlerle sergiledi. Mesela kim diyebilir ki, tarım konusunda Sayın Yılmaz öncü olmadı diye? Kimse!
Dolayısıyla İmamoğlu, Volkan Bey'i her zaman kendisine potansiyel rakip ve tehlike olarak görüyordu. Bu riski ortadan kaldırmak yerel seçimlerden geçecekti ve öyle oldu.
Sayın Balcıoğlu’nu aday gösterdi, 2 defa kendisi geldi, 1 defa genel başkan Özgür Özel geldi, tüm gücünü seferber etti diyebilirim.
Balcıoğlu dönemiyle birlikte, CHP’nin diğer aktörleri arasındaki isimlere gelirsek…
Önümüzdeki günlerde yeni gelişmeler yaşanabilir ama AK Parti kulislerinde, Balcıoğlu’nun parti içi engellemelere rağmen seçim kazandığına dair söylemler var. Hatta bazı CHP’lilerde bile.
Meclis listeleri açıklandığında oluşan kaos, sosyal medya ve basında gösterilen tepkiler, bazı aday adaylarının hiç ortalıklarda gözükmeyişi, bazılarının son günlerde meydana inişi veya dijital destekler verişi, gizliden gizliye Balcıoğlu taraftarlarını “Seçimi biz kendimiz kazandık” inancına sevk etmiş olmalı.
O sebeple bunu içselleştiren bir Balcıoğlu profili sahaya yansırsa, CHP’de parti içi huzursuzluklar yeniden gündeme gelebilir. Ama Balcıoğlu söylemlerinde barış, huzur, kardeşlik, eşitlik ve CHP’nin ilkelerini sıkça dile getiriyor.
Ben kendisinin son derece toparlayıcı birleştirici bir kimliğe daha fazla bürüneceğini düşünüyorum. Eline geçirmiş olduğu bu tarihi fırsatı, eğer rakip gördüğü isimler varsa bunları bertaraf ederek değil, hem toplumun genelinde hem de parti içinde sergilemeyi hedeflediği “ herkesin başkanı” rolüyle değerlendirmeyi isteyecektir.
Bu arada hatırlatalım, CHP’nin İstanbul ve Türkiye’deki başarısı, AK Parti’nin güç kaybının yanı sıra CHP’deki “Değişim Rüzgar’ından kaynaklandığını da belirtelim.
Silivri de bu değişimden nasibini aldı. İlk haykıran Doruk Bulut oldu. Kılıçdaroğlu lobisine rağmen açıkça dik durdu. İl başkanı Özgür Çelik ve Genel Başkan Özgür Özel’in destekleyicisiydi. Değişimin etkisiyle CHP tabanı umutlandı ve bu umut işte Balcıoğlu’nu iktidara taşıyan başka bir noktaydı.
İlçe başkanı İbrahim Kömür, keza öyleydi.
Hep birlikte izlemeye devam edeceğiz...
Hepinize iyi bayramlar diliyorum. Mutlu ve sağlıklı nice bayramlara inşallah...
